Sual: Kaza namazı olan kimse, cuma namazının farzını ve sünnetlerini kılarken nasıl niyet eder?
CEVAP
Maddeler hâlinde bildirelim:
1- Cumanın ilk dört rekât sünnetini kılarken, (İlk kazaya kalmış, öğle namazının farzını ve cumanın sünnetini kılmaya) diye niyet edilir. Öğlenin farzı denildiği gibi, (İkindinin veya yatsının farzını kılmaya) diye de niyet edilebilir. Öğlenin farzı gibi kılınır.

2- Cumanın iki rekât farzı imamla kılınır. (Niyet ettim cuma namazının farzını kılmaya, uydum imama) denir.

3- Cumanın dört rekât son sünnetini kılarken, (İlk kazaya kalmış, öğle namazının farzını ve cumanın son sünnetini kılmaya) diye niyet edilir. Öğlenin farzı denildiği gibi (İkindinin veya yatsının farzını kılmaya) diye de niyet edilebilir. Öğlenin farzı gibi kılınır.

4- Zuhr-i âhir namazını kılarken, (Vaktine yetişip de, kılamadığım son öğle namazının farzını kılmaya) diye niyet edilerek, dört rekât namaz kılınır. Öğlenin farzı gibi kılınır. Kazası olmayanın, öğlenin sünneti gibi kılması, yani üçüncü ve dördüncü rekâtlarda zamm-ı sure okuması iyi olur. Cuma namazı sahih olursa, bu kıldığı nafile olur.

Seferi olan, zuhr-i âhiri iki rekât olarak kılar. İkindiyi zamanında kılamayacaksa, seferi olana, cuma namazı farz olmadığı için cumayı kılmaz. Mâlikî mezhebini taklit ederek, öğle ile ikindiyi cem eder. Seferi olduğu için, öğlenin farzını iki rekât olarak kılar, arkasından ikindinin farzını da iki rekât olarak kılar. İkisi arasında sünnet kılınmaz.

Mukimken, zuhr-i âhir namazını kılmadan sefere çıkmaya niyet etse, seferde de ikindiyi kılamama durumu varsa, öğle ile ikindiyi Hanbelî mezhebini taklit ederek cem eder. Mukim olduğu için cem ederken, öğleyi de, ikindiyi de dört rekât olarak kılar. Arada yine sünnet kılınmaz.

5- Son iki rekât vaktin sünnetini kılarken, (İlk kazaya kalmış sabah namazının farzını ve vaktin sünnetini kılmaya) diye niyet edilir.

Kazası olmayanın da, yukarıda bildirildiği gibi niyet ederek kılmasında mahzur yoktur, hattâ daha iyi olur.